Mevlana’nın asıl adı Muhammed Celaleddin’dir. Mevlana ve Rumi de, kendisine sonradan verilen isimlerdendir. Efendimiz anlamına gelen Mevlana ismi ona daha çok gençken Konya’da ders okutmaya başladığı tarihlerde verilir. Bu ismi, Şemseddin-i Tebrizi ve Sultan Veled’den itibaren Mevlana’yı sevenler kullanmış, adeta adı yerine sembol olmuştur. Rumi ise Anadolu’lu demektir. Batı dünyası onu daha çok bu isimle tanır.
Mevlana’nın doğum yeri, bugünkü Afganistan sınırları içerisinde bulunan, eski büyük Türk kültür merkezi : Belh’tir. Mevlana’nın doğum tarihi ise 30 Eylül 1207’dir. Babası, Sultanü’l-Ulema (Alimlerin Sultanı) unvanı ile tanınan Muhammed Bahaeddin Veled, 1150’de Belh’de doğmuş, babası ve dedesinin manevi ilimleriyle yetişmiştir. Ayrıca Bahaeddin Veled bütün ilimlerde eşi olmayan, olgun mana sultanı olarak bilinir.
Bahaeddin Veled’in ölümünde Mevlana yirmi dört yaşındaydı. Babasının vasiyeti, dostlarının ve bütün halkın ısrarı ile babasının makamına geçmiştir. Mevlana, babasından sonra, Seyyid Burhaneddin ile buluşuncaya kadar, bir yıl mürşidsiz kaldı. 1232 tarihinde Seyyid Burhaneddin-i Muhakkik-i Tirmizi, Konya’ya geldi. Mevlana, onun manevi terbiyesi altına girmiştir.
Seyyid Burhaneddin, mertebesi çok yüksek bir mürşid idi. Kendisi Maârif adlı eserin sahibidir. Kendisine, daima kalblerde bulunan sırları bilmesinden dolayı, Seyyid Sırdan denirdi. Mevlana candan, samimiyetle, Seyyid Burhaneddin’i babasının yerine koydu ve gerçek bir mürşid bilerek gönülden, tam dokuz yıl ona hizmet etti.
Mevlana’nın hayatındaki en önemli dönüm noktalarından biri de 1244 yılında Şemseddin-i Tebrizi ile karşılaşmasıdır. Şems ile olan manevi teması Mevlana’yı çok daha olgunlaştırır ve hatta Mevlana’nın bilgelik açısından Şems’in ötesine geçtiği söylenir.
Mevlana’nın en büyük eseri olan Mesnevi 1259-1261 yılları arasında yazılmaya başlanmıştır. 1264-1268 yılları arasında sona erdiği söylenir.
Mevlana, kendisinin ölüm gününde dostlarının ağlamamasını, ağıt yakmamasını onu bir düğün alayı gibi uğurlamasını ister. Bu yüzden Mevlana’nın ölüm günü şeb-i arus (düğün günü) olarak anılır. Mevlana, 17 Aralık 1273 tarihinde vefat etmiştir.
Mevlana’nın günümüze ulaşan başlıca eserleri: Mesnevi, Fihi Mafih, Divan-ı Kebir ve Mektubat’tır.
Mevlana’nın bilgeliği kendi döneminde ve kendinden sonraki yüzyıllarda da tüm insanlığı aydınlatmıştır. Eserlerinde ilahi Aşk, sevgi, hoşgörü, birlik, insan, varlık ve evrene dair derin öğretiler bulunur.
Tags bilge bilgelik bilgi bilinç felsefe Filozof hakikat hayatı mevlana tasavvuf
Rastgele
Ne Duymak İstersen
NE DUYMAK İSTERSEN Bir gün New York’ta bir grup iş arkadaşı yemek molasında dışarıya çıkarlar. …